Uluslararası Medeniyet, Şehir ve Mimari Sempozyumu, İstanbul – 12-14 Nisan 2016

Medeniyetin doğrudan yansıdığı en somut alanlardan birisi şehir ve şehirlilik kültürüdür. Şehir insanların yaşadığı, ticaretin döndüğü, devletin kurumlarını barındıran mekan, adaletin dağıtıldığı yer olarak hayatın merkezindedir. Şehrin ve şehirde yaşayan insanların sahip oldukları kültür ve medeniyetin mücessem hali ordaki mimari dokudur.

Ülkemizde son on yılda yaşanan maddi kalkınma seviyesi henüz şehirlerimize bir medeniyet kimliği veya estetiği olarak yansıyamamıştır. Ülkemizin bir çok şehrinde maddi refah düzeyimizi yansıtan betonarme yapılar bir bütünlük kaygısından uzak ve dikey yapılar olarak şehir silüetlerini ele geçirmektedir. Bu konferans gelinen bu noktada medeniyet tarihimizden tevarüs ettiği şehir ve mimari konularındaki birikimi gündeme getirmeyi, modern hayat tarzının gerekleri ile geleneksel mimarinin birbirleriyle örtüşüp örtüşemeyeceğini; birbirlerine nasıl yardımcı olabileceklerini; tarihi birikimin modern şehir kurgularına aktarılıp aktarılamayacağını tartışmayı hedeflemektedir.

Ayrıntılı bilgi