Kültür Dünyamıza Işık Tutacak Bir Eser

Atatürk Yüksek Kurumu Atatürk Kültür Merkezi?nden Kültür Dünyamıza Işık Tutacak Bir Eser: Cumhuriyet Dönemi Türk Kültürü: 
Atatürk Dönemi (1920- 1938) Tanıtım toplantısı

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Kültür Merkezi tarafından Elginkan Vakfı’nın destekleriyle yayımlanan Cumhuriyet Dönemi Türk Kültürü: Atatürk Dönemi (1920- 1938) adlı eserin tanıtım toplantısı 7 Nisan 2010 günü saat 14.00’de Ankara Devlet Resim Heykel Müzesinde yapıldı.

 

Atatürk dönemi Türk kültür hayatını farklı disiplinlerden 119 uzmanın katkısı ile ele alan eser üç cilt halinde yayımlandı. Zengin görsel malzeme ile de desteklenen eser,1440 sayfalık onaltı bölümden oluşmakta ve bir milletin bütün ümitlerinin solduğu bir dönemde, Atatürk’ün önderliğinde yeniden doğuşunun sosyal ve kültürel zeminini disiplinlerarası bir yaklaşımla ortaya koymaktadır.

Cumhuriyet Dönemi Türk Kültürü: Atatürk Dönemi (1923- 1938) başlıklı bir sinevizyon gösterisi ile başlayan tanıtım toplantısında, açış konuşmaları Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Bahaeddin Yediyıldız, Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Prof. Dr. Osman Horata ve Elginkan Vakfı Müdürü Osman Çetin Evranuz tarafından yapıldı.

 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın, konuşmasına bu değerli eserin yayınlanmasından çok büyük bir memnuniyet duyduğunu belirterek başladı.?Şu anda sadece bir kitabın tanıtımı ile ilgili değil aynı zamanda o kitabın ışık tuttuğu, zihnimizde uyandırdığı kavramlar hakkında da konuşuyoruz” dedi. Kültürün tabiata kattıklarımızın yanında duygularımız, düşüncelerimiz ve hayallerimiz olduğunu, başkalarının kültürümüzü hakkımızda yazılanlarla değil, yaşayışımıza bakarak değerlendirdiğini, geçmişte dünya kültür hayatına yaptığımız katkıların ve zengin kültürel yaşantının da bu tür eserlerle anlatılması gerektiğini söyledi.

Bakan Aydın, bu eserlerin birinci vasfının bilimsellik olduğunu, bugün bilimsel olarak elden ne gelirse yapılması gerektiğini, eksiklikler varsa gelecek kuşaklarca bu eksikliklerin tamamlanması, çalışmaların daha da ileriye götürülmesi gerektiğini ifade etti. Bu üç cildi hazırlayan uzmanların bunu otuz cilde de çıkarabileceğini belirten Aydın, eserin Elginkan Vakfının desteğiyle böyle güzel yayınlanabildiğini söyledi.

“Cumhuriyet Dönemi Türk Kültürü” kitabının gerçekten çok önemli bir eser olduğunu vurgulayan Aydın, hazırlayanlara şükranlarını dile getirdi. Bu kitaba özel bir ilgisi olduğunu ve yayınlanmasını heyecanla beklediğini söyleyen Bakan Aydın, “O ilgimin özel bir nedeni var, o da Türkiye’nin AB ile ilişkilerde bana verilmiş olan siyasi görevdir” dedi. AB ile ilişkilerin siyasi, ekonomik ve kültürel bir süreç olduğunu ve bu tür eserlerin kültürümüzü tanıtmada çok önemli bir rol oynayacağını söyleyen Aydın, Türkiye hakkındaki önyargıların bilimsel olarak hazırlanmış eserlerle ve bunların yabancı dillere çevrilerek yayınlanması ile aşılabileceğini ifade etti. Hem politikacı, hem de akademisyen olarak edindiği deneyimlerden de örnekler veren Aydın, bir ulusun kültürünün doğru tanınmasının önemine değindi ve batının bizi üçüncü elden okudukları ile tanımaya çalıştığını, birinci elden hazırlanmış ve büyük batı dillerine çevrilmiş bilimsel eserlerin bu açığı kapatacağını vurguladı.

 

Atatürk Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Bahaeddin Yediyıldız, bu kitabın daha ilk görüşte bile ne kadar büyük bir emekle hazırlanmış, son derece önemli bir eser olduğunun anlaşıldığını söyledi ve konuşmasında şu hususlara dikkat çekti. “Bu kitap her şeyden önce Cumhuriyetimizin Atatürk dönemini anlatan bir kültür eseridir. Kültür insanların tabiata katkılarıdır. İnsanın yarattığı her şey kültürdür.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun görevi Anayasa’da şu şekilde yer almaktadır. “Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılaplarını, Türk kültürünü, Türk dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymak”. Elginkan Vakfı’nın amacı ise “kültürel değerlerimizi araştırmak, yaşatmak, yaymak ve tanıtmak, bilim teknoloji ve eğitim alanındaki faaliyetleri teşvik etmek, katkı sağlamak”. Bu iki kurumun amaçlarının çakışıyor olması böyle güzel bir eserin ortaya çıkmasına yol açmıştır.

Burada iki nokta dikkati çekmektedir. Bunlardan birincisi, teorik olarak “milli kültürü muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarma” hedefine ulaşmanın, öncelikle temel kültürel değerlerin korunmasına, ama aynı zamanda kültür hayatının sağlıklı bir gelişim göstermesine bağlı olduğudur. İkincisi ise, bu çalışmanın Cumhuriyetin temelini oluşturan kültür hayatının bilimsel bir fotoğrafını çekmesi ve kültür hayatımızın sağlıklı bir şekilde gelişmesine katkıda bulunabilecek niteliklere sahip olmasıdır.

Sağlıklı kültürel gelişme nasıl olur? Bunu ben ekranda gördüğünüz şemanın ifade ettiği bir “çağdaşlaşma modeli” ile anlatmaya çalışıyorum. Bu modeli çeşitli vesilelerle değişik yerlerde dile getirdim ve yayınladım. Tarihte önemli mesafeler katetmiş kültürümüzün, teknolojinin gelişmesi ile kaybettiği güç ve itibarı tekrar kazanması için yapılması gerekenler şunlardır: 1.Öncelikle kendi kültürümüzü bütün ayrıntıları ile incelemek, kültürel dinamiklerini keşfetmek 2. Çağdaş kültürlerin hepsini araştırmak, anlamak, o eserleri kendi dilimize kazandırmak. Dünyadaki bütün kültürlere çeviri yoluyla ulaşmak, bunlarla cedelleşmek.Ve bu iki tabandan hareketle kültürün bütün boyutlarında özgün bilgi üretmek ve bunları uygulama alanına aktararak topluma refah sağlamak.

Gelişmenin özgün bilgi üretmek ve yaratıcılıkla mümkün olacağını vurgulayan Yediyıldız, insanlığa yararlı bilginin değer yargılarının süzgecinden geçirilerek, özgün tasarım ve uygulamalarla yeniden insanlığın hizmetine sunulması gerektiğini söyledi. Atatürk Kültür Merkezi Başkanının değerli çabaları ve geniş bir yazar kadrosu ile böyle özgün ve güzel bir eser ortaya konduğu için emeği geçen herkese teşekkür etti ve Elginkan Vakfı ile yapılan bu işbirliğinin yeni ve özgün bilgi üretimlerine vesile olmasını diledi.

 

Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Prof. Dr. Osman Horata konuşmasında, Cumhuriyet Dönemi Türk Kültürü: Atatürk Dönemi(1920- 1923) adlı çalışmanın Atatürk Kültür Merkezi’nin şu ana kadarki faaliyetleri arasında özel bir öneme sahip olduğunu ve tam bağımsızlık ve milli egemenlik temelinde yükselen genç Türkiye Cumhuriyetinin milli egemenliğinin 90. yılında okuyuculara sunulmasının onurunu yaşadıklarını söyledi.

Bu eserin en önemli özelliklerinden birinin, farklı disiplinlerden 119 bilim insanının bir araya gelmesi olduğunu belirten Horata, Cumhuriyet Döneminin Atatürk’lü yıllarının kültür hayatını, insan ve temsil edici ögeler etrafında, tarihsel bağlamı içinde, halk kültürünü de içine alacak şekilde “bütüncül” bir yaklaşımla ele aldıklarını, dönemin ruhu ve zihniyet yapısının anlaşılmasına çalıştıklarını anlattı. Disiplinlerarası işbirliğinin sosyal bilimler ve kültürel incelemeler açısından önemine de değinen Horata, kültür araştırmacısının ve kültür tarihçisinin ilgi alanına giren konuların çok çeşitli olması nedeniyle kültür tarihçisinin tarihçiler için önem arz etmeyen birçok konuya erişmek ve onları bir bütünlük içinde ele almak zorunda olduğunu, bu nedenle eserde, disiplinlerarası işbirliğini en üst düzeyde gerçekleştirmeye ve kültürel objelere bütüncü bir şekilde yaklaşmaya çalıştıklarını anlattı.”Bu kadar farklı disiplinlerden yazarın yer aldığı bir çalışmada, bütünlüğü arzu edilen ölçüde sağlamanın zorlukları ortadadır. Bu sebeple esere “Cumhuriyet Dönemi Türk Kültür Tarihi” yerine “Cumhuriyet Dönemi Türk Kültürü” demeyi tercih ettik” dedi.

Elginkan Vakfı’nın bir kültür hizmeti olarak eserin baskısına destek vermesinin önemini de vurgulayan Horata, Atatürk Kültür Merkezi’nin bütün imkanlarını sonuna kadar kullanarak, bu eserin en iyi şekilde yayınlanmasına çalıştıklarını, eksik ve yetersiz kalan kısımlar olduysa, bunları bilim dünyasının katkılarıyla ikinci baskıda tamamlamak istediklerini söyledi. Eseri İngilizceye çevirerek, Cumhuriyet Türkiyesi’nin vizyonunu dünyaya tanıtmak öncelikli hedeflerimizdendir dedi. Atatürk Dönemini, bu devirde atılan temeller üzerinde yükselen, demokrasiye geçiş sürecinin yaşandığı 1939- 1960 yıllarının takip edeceğini belirtti.

Eserin hazırlanmasında emeklerini, desteklerini esirgemeyenlerin, bu hedeflerin gerçekleşmesinde de ilgilerini esirgemeyeceklerini ümit ettiklerini ifade eden Horata, bu eserin hazırlanmasındaki anlamlı katkıları için Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’a ve bütün katkı sağlayanlara teşekkür ederek konuşmasını tamamladı.

 

Elginkan Vakfı Müdürü Osman Çetin Evranuz konuşmasına Elginkan Vakfı ve kuruluş amacı ile ilgili bilgi vererek başladı ve en önemli yatırımlarının eğitim ve kültür alanında olduğunu söyledi. Vakfın çok sayıda lise yaptırdığını, üniversite öğrencilerine burslar verdiğini, üniversitelerde proje yarışmaları düzenlediğini, yayın destek projeleri yaptıklarını ve 2006 yılından beri Türk Kültürü Araştırma ve Teknoloji Ödülleri verdiklerini açıkladı. Bu değerli eseri basmaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Evranuz, kitabın 2000 adet basılarak tüm üniversite kütüphanelerine, liselere, il ve ilçe halk kütüphanelerine, konu ile ilgili fakültelere gönderildiğini belirtti.

 

Açış konuşmalarının ardından düzenlenen panelde, esere katkı sağlayan bilim insanlarından ve editörlerden, Prof. Dr. Esin Kahya’nın başkanlığında, Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu, “Atatürk Dönemi Kültür Tarihi”, Doç. Dr. Recep Boztemur “Atatürk Dönemi Siyasi Tarihi”, Prof. Dr. İsmail Doğan ise “Atatürk Dönemi Toplumsal Tarihi” başlıklı, kendi hazırladıkları bölümleri nasıl ele aldıklarını, bu eserin kendileri için ne ifade ettiğini ve Türk kültür hayatı için önemini anlattıkları konuşmalarını yaptılar.

 

Toplantı, Mehmet Arslan Güven ve Ömer Çakır‘ın eserde görsel malzemeyi nasıl kullandıklarını görüntülerle açıkladıkları, “Resimlerin Diliyle Atatürk Dönemi” başlıklı sunumla sona erdi.