YÜKSEK KURUM BAŞKANI HEKİMOĞLU, MORA KATLİAMI VE ANADOLU’DA YUNAN MEZALİMİ SEMPOZYUMU’NA KATILDI

Türk Tarih Kurumu ve Ege Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen “Mora Katliamı ve Anadolu’da Yunan Mezalimi Sempozyumu” 15-16 Kasım 2021 tarihlerinde İzmir’de gerçekleştirildi. Sempozyuma Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim KIRAN, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur ÜNAL, İzmir Valisi Yavuz Selim KÖŞGER, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammet HEKİMOĞLU ve Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol ÇETİN katıldı.

NEFRETTEN BESLENEN TARİH ANLAYIŞI

Dışişleri Bakan Yardımcısı KIRAN, sempozyumun açılışında katliam ve mezalimi gösteren her belgenin ibret niteliğinde olduğunu ve dünyaya büyük mesaj verdiğini belirtti. Yunanistan’ın nefretten beslenen tarih anlayışını her platforma taşımak istediğini vurgulayan KIRAN, “Yunan siyasetinin ve diplomasisinin adeta Türk düşmanlığı ile esir alındığını görüyoruz. Yunanistan her zaman ‘Ben Avrupa medeniyetini kuran bir milletim’ diyor. Avrupa medeniyetini kuran bir ülke 200 yıl önce böyle canice, vahşice, barbarca bir katliama nasıl vesile olabildi.” şeklinde konuştu.

İSYANLARI ANLATAN 43 BELGE SERGİLENDİ

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur ÜNAL da Osmanlı topraklarında milliyetçi isyanların artmasıyla birçok milletin Osmanlı Devleti’ne karşı isyana giriştiğini anımsattı. Bu ayaklanmaların temellerinin Türkiye Cumhuriyeti devletinin arşivlerinde yer aldığını dile getiren ÜNAL, bunlardan bazısının sempozyum için açılan 43 belgeden oluşan sergide de görülebildiğini ifade etti.

“NEDEN 50 BİNİ AŞKIN TÜRK’Ü MORA’DA KATLETTİNİZ?”

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammet HEKİMOĞLU ise “Mora’da Anadolu’da, Kıbrıs’ta neden Müslüman Türk’ün canına kıymak istediniz, neden bu kadar öfke ve nefret beslediniz ki yüzyıllarca Müslüman Türklerle beraber yaşadınız? Neden 50 bini aşkın Türk’ü Mora’da katlettiniz?” sorularını sormak için bu sempozyumu düzenlediklerini ifade etti.

“BU MUDUR BU HOŞGÖRÜNÜN KARŞITLIĞI?”

“Yazmadığımız, çocuklarımıza teker teker anlatmadığımız her acımız başkaları tarafından bize kurşun olarak iade edildi.” diyen HEKİMOĞLU, şunları paylaştı:

“Aynı denizden beslenip, benzer yiyecek ve içecekleri yiyip içip benzer şarkıları dinleyen bu topluluklar nasıl oldu da bize böyle düşman oldu. Sizler eğer etnik kimliğiniz, diliniz ve dininizle halen yaşıyorsanız, bu Müslüman Türk’ün hoşgörüsü, insanlık anlayışı, insana saygısının sebebidir. Bu mudur bu hoşgörünün karşıtlığı? Bugün burada bunları konuşmaya geldik. Bugün hakikaten ne oldu da bize bu kadar düşman oldular bunu konuşmaya geldik.”

“BU ACILARI UNUTMUŞ DEĞİLİZ”

Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol ÇETİN ise Yunanlıların, sürekli haksız ithamlarda bulunduklarını, Devlet olarak Yunanistan’ın bu ithamlarına karşılık vermeyi uygun bulmadıklarını belirtti. ÇETİN, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu acıları unutmuş değiliz. Büyük devletiz, bunları kaydettik. Özellikle unutmadığımızı belirtmek için devlet arşivlerimizin bu konudaki tek tek hangi eve baskın yapıldığı, tecavüz olaylarına kadar 3 cildini özellikle yanımda getirdim. Suçlarıyla ilgili hukuki belgeler elimizde mevcut. İsyanlar planlı bir şekilde başladı. Uzun yıllar Yunanlılarla beraber yaşadık. Ayrıcalıklı bir konumları vardı. Yapılanları hala anlamlandıramadık. Bu kin, nefret nasıl ortaya çıktı, izaha muhtaç bir konu. Son günlerde kuruluşlarının 200. yılını kutlama bahanesiyle önceki ortaklarını yanına alarak, yine ülkemize karşı ağır ithamlarda bulundular. Türk Tarih Kurumu olarak böyle bir sempozyumla cevap ihtiyacı hâsıl oldu.”

Açılış konuşmalarının ardından bilim insanlarının ve tarihçilerin katıldığı oturum bölümlerine geçildi. İki gün süren sempozyumda, “Mora Katliamı ve Anadolu’da Yunan Mezalimi Belge ve Fotoğraf Sergisi” de ziyarete açıldı.